‘Hayır’ d(iyem)emek…

  • ‘Hayır’ demekte zorlanıyor musunuz?
  • Başkaların ayardım etmek, onların işlerini yapmak için, kendi önceliklerinizden fedakarlık ediyor musunuz?

Tüm dillerdeki en zor, en keskin, en olumsuz sözcüğün ‘hayır’ olduğunu düşünebiliriz… Ve bu yüzden de gerek özel ilişkilerimizde, gerek arkadaşlıklarımızda, gerekse profesyonel hayatta, bu kelimeyi kullanmaktan kaçınırız. Peki neden?

Bunun en basit sebeplerinden biri, karşımızdaki kişiye özellikle de sevdiklerimize yardım etmek istiyor olmamız. Bunda bir yanlış yok, ancak eğer bir sınır koyamıyorsak ve hayır demek istediğimiz halde diyemiyorsak, başkaları için harcadığımız enerji ve saatlerden sonra kendi işlerimiz aksıyorsa ve bu yüzden daha fazla stres altına giriyorsak, o zaman bu tutumumuz çok sağlıklı olmayabilir.

Yardım etmek istememizin yani sıra,

  • Kaba olmamak,
  • Uyumlu olmak istemek,
  • Suçlu hissetmemek,
  • Bencil olarak algılanmaktan korkmak,
  • Çatışmalardan kaçınmak
  • İlişkimizi bozmaktan korkmak da ‘hayır’ diyemememizin sebepleri arasında yer alabilir.

Tüm bu sebeplerin geçerliliği olmasına rağmen, durum bu kadar basit değil. Bir kere hayır dediğinizde arkadasınız sizinle ilişkisini bozacaksa, burada da beklemedik bir durum söz konusu. Yukarıda saydığım sebepler, bizim için kalıplaşmış inanışlar olabilir. Her zaman değil ancak zaman zaman ‘hayır’ demenin, hayatınıza, ilişkinize ve genel olarak sizinle ilgili olarak algıya katabileceği çok pozitif bir değeri olabilir. Örneğin, bir arkadaşınızı düşünün; ne zaman insanlar ondan bir ricada bulunsa, her zaman ‘evet’ diyor ve artık insanlar buna o kadar alışmışlar ki, aksini düşünemiyorlar. Herkes onun ‘evet’ diyeceğini bildiği için, yardım için ilk gidilen insan o oluyor her zaman. Ancak bu kişinin harcadığı zamanı ve çabaları taktir eden kimse yok. Hatta artık çevresindekiler onu ‘zayıf’, belki de ‘naif’ biri olarak görüyor.

‘Hayır’ sözcüğünü kullandığımız anda kendine güven, önceliklere verilen önem ve bir yandan da ilişkilerinizde koyduğunuz sınırlar kendini göstermeye başlar. Bu sınırları esnettiğiniz yada sınırların önemli olmadığı izlenimini verdiğiniz zaman, karsınızdaki kişi arkadaşınız, sevgiliniz, iş ortağınız, yöneticiniz, bu fırsatı tekrar kullanabilir.

Burada hatırlamamız gereken önemli bir nokta var: İletişimin her alanındaolduğu gibi bu konuda da  ‘hayır’ sözcüğünü nasıl kullandığımız önemli. İşte size, sıradan bir hayır demek yerine kullanabileceğiniz bir kaç ifade örneği:

  • Sana yardım etmek, …. yapmak, çok isterdim, ancak…
  • Bu konuda ben sana yardımcı olamayacağım, ama … müsait olabilir belki.
  • Biraz düşünmeme izin verir misin bu konuyu, sana yarın haber veririm?
  • Malesef benim içinhiç uygun değil, ama istersen birlikte başka bir alternatif düşünelim simdi.
  • Bugünlerde çok yoğunum, … çok zamanımı alıyor. … gün sonra uygun olurum, senin için nasıl?

 

Tüm bu ifade örnekleri içerisinde bir ‘hayır’ mesajı var, ancak aynı zamanda bir açıklama, bir yardımseverlik duygusu da barındırıyor. Bu veya benzeri ifadeleri kullanırsak hem karşımızdakinin isteğini reddettiğimiz için daha az suçlu hissederiz, hem de karşımızdaki kişiyle ilişkimizi zedelemek endişesinden kurtuluruz. Bu sayede siz de kendinizle ilgili iyi hissedersiniz, çünkü zamanınıza ve kendi önceliklerinize değer verirsiniz. Bu hiç bir zaman bencil olmakla eşdeğerdeğildir.

Eğer sık sık evet diyen ve herkesin yardımına koşan biriyseniz, ilk etapta bu yaklaşım size biraz garip gelebilir. Ancak bir süre denemeye devam ederseniz, kendinizi ve çevrenizdekilerin tepkilerini gözlemlerseniz ‘hayır’ diyebilmek son derece normal gelecektir, hatta kendinizi daha önce hiç olmadığı kadar güçlü hissedebilirsiniz.

Çevrenizdekilerin tepkisinden bahsetmişken, unutmayın ki, sizdeki bu değişim, ilk baslarda çevrenizde sizin her şeye koşturmanıza alışmış insanlara tuhaf  gelebilir. Biraz zaman verirseniz onlar da sizin yeni tutumunuzu ve sınırlarınızı anlayıp, saygı göstermeyi öğrenebilirler.

 Rengin Işık